DİĞER
"Bireyler arasındaki ilişkileri iğne deliğinden görecek kadar ustadır Atay; dolayısıyla Tehlikeli Oyunlar’da olduğu gibi basit bir tavla oyunundan bireyin kendini ötekiler karşısında var etme savaşını betimlerken okurunu edebiyatın en yüksek düzeyine taşır. Toplumsal sorunları maddi toplum ilişkileri açısından görmeye gelince: Bu kesinlikle Atay’ın güçlü kası değildir."
"Eylembilim eğer yaşasaydı Atay’ın edebiyatının gideceği yere dair ipuçları veriyor: Devlet, iktidar, ideoloji, özne, toplum gibi majör mevzular üzerine daha ‘aciliyetle’ düşünen, belki de daha ‘angaje’ bir edebiyat."
Bugün akademik sınırlar içinde hissettiğimiz çaresizliğin panzehirini, Latour’un şikâyet ettiğimiz hemen her şeyin gücünü, arındırma faaliyetlerinden aldığına yönelik argümanında bulabiliriz...
Ekonomiyi sığ, günübirlik, liyakatten uzak bürokrasiyle, yandaş kayırmacı zihniyetle yönetmeye çalışan, sanayide, tarımda, üretimde yapılması gereken reformları yıllardır gerçekleştirmeyen bir yönetim anlayışının doğadan yana tavır alması mümkün olabilir mi?
Ümit Şahin: Yeşil politikadan, güçlü bir Yeşiller Partisi yaratmaktan başka bir yol olmadığını vurgulamak isterim. Yani yine demokrasi mücadelesine geliyoruz. Kriz derin ve bu işin kolay bir yolu yok...
Türkiye’de devlet-doğa rabıtasında karşımıza çıkan olgu, emekçilerin ve doğa haklarının yerine, neoliberal politikaların ve çıkar-rant odaklarının yerleştirildiği, iktidar sistemini destekleyen ve pekiştiren bir yerel yönetim pratiğinin hâkim olduğudur...
Ferit Edgü: Bizler, 1950’lerde kalemi elimize aldığında, dilimize sarıldık. En büyük önemi dile verdik. Günümüzün genç yazarlarında -hoş, yalnız genç yazarlar değil- diline karşı bir sevgi, saygı eksikliği görüyorum.
İnsan haklarının, sürekli olarak hayvan hakları ile çarpıştırıldığı ve her nosyondan üstün tutulduğu; doğanın ise bir kaynak olarak görüldüğü bir sistemde, hayvanların hakları da tabii ki yok sayılıyor...
Abdullah Aysu: Biz bugün sağlıksız gıda üreten, ekolojiyi tahrip eden endüstriyel tarımla birlikte köylü tarımını ve onun bilgi ve bilgeliğini yitirdik. Yaptığımız işe yabancılaştık/yabancılaştırıldık
© Tüm hakları saklıdır.